Sanat & Mizah
Sanat Efes’te yalnızca estetik bir zevk değil, aynı zamanda güçlü bir ifade ve toplumsal eleştiri aracıydı. Bunun en ilginç örneklerinden biri, ressam Klesides’in hikâyesidir. Antik tarihçilere göre Klesides, dönemin güçlü kadın figürlerinden Kraliçe Stratonike tarafından portresini yapmak üzere davet edilmiş, ancak kendisine küçümseyici ve aşağılayıcı bir tavırla davranılmıştır. Sanatçı bu duruma sessiz kalmamış; intikamını fırçasıyla almayı tercih etmiştir.
Klesides, kraliçeyi küçük düşüren iki tablo yapmıştır. Bu resimlerden birinde Stratonike’yi sıradan bir balıkçıyla samimi bir şekilde tasvir etmiş, diğerinde ise kraliçeyi hafifmeşrep bir mizansen içinde betimlemiştir. Ressam bu tabloları sarayın duvarına asarak herkesin görmesini sağlamış, halk da merakla saraya akın etmiştir. Resimler kısa sürede Efes’te dillere destan olmuş; büyük kalabalıklar toplanarak bu hiciv dolu eserleri izlemiştir.
Kraliçe öfkesini gizlemek zorunda kalmış, hatta alaycı bir şekilde tabloları beğendiğini söyleyerek durumu kabullenmiştir. Bu hikâye, Efes’te sanatın sadece bir güzellik unsuru olmadığını; toplumsal mizah, eleştiri ve hatta iktidara meydan okuma aracı olarak da işlev gördüğünü kanıtlar. Klesides’in cesareti ve halkın bu olay karşısındaki ilgisi, Efes toplumunda sanatın ne kadar güçlü bir ifade biçimi olduğunu göstermektedir.
Sanat Efes’te yalnızca estetik bir zevk değil, aynı zamanda güçlü bir ifade ve toplumsal eleştiri aracıydı. Bunun en ilginç örneklerinden biri, ressam Klesides’in hikâyesidir. Antik tarihçilere göre Klesides, dönemin güçlü kadın figürlerinden Kraliçe Stratonike tarafından portresini yapmak üzere davet edilmiş, ancak kendisine küçümseyici ve aşağılayıcı bir tavırla davranılmıştır. Sanatçı bu duruma sessiz kalmamış; intikamını fırçasıyla almayı tercih etmiştir.
Klesides, kraliçeyi küçük düşüren iki tablo yapmıştır. Bu resimlerden birinde Stratonike’yi sıradan bir balıkçıyla samimi bir şekilde tasvir etmiş, diğerinde ise kraliçeyi hafifmeşrep bir mizansen içinde betimlemiştir. Ressam bu tabloları sarayın duvarına asarak herkesin görmesini sağlamış, halk da merakla saraya akın etmiştir. Resimler kısa sürede Efes’te dillere destan olmuş; büyük kalabalıklar toplanarak bu hiciv dolu eserleri izlemiştir.
Kraliçe öfkesini gizlemek zorunda kalmış, hatta alaycı bir şekilde tabloları beğendiğini söyleyerek durumu kabullenmiştir. Bu hikâye, Efes’te sanatın sadece bir güzellik unsuru olmadığını; toplumsal mizah, eleştiri ve hatta iktidara meydan okuma aracı olarak da işlev gördüğünü kanıtlar. Klesides’in cesareti ve halkın bu olay karşısındaki ilgisi, Efes toplumunda sanatın ne kadar güçlü bir ifade biçimi olduğunu göstermektedir.